İnsanın duygusal ve zihinsel dünyası, zaman zaman karmaşık ve anlaşılması zor durumlarla karşı karşıya kalabilmektedir. Özellikle düşüncenin oluşumunda oldukça önemli bir yere sahip olan çevreyi algılama biçimlerinde değişiklikler ve problemler yaşamak, bu karmaşıklığı daha da artırmaktadır.
Algısal değişimlerden biri olarak bilinen derealizasyon da çevreyi algılamakta güçlük oluşturan psikolojik bir problem olarak öne çıkmaktadır.
Bu içeriğimizde, derealizasyon nedir tanımıyla açıklıyor, bu psikolojik bozukluğun belirtileri, ortaya çıkış nedenleri ve tedavisiyle ilgili bilmeniz gereken önemli detaylara değiniyoruz!
Derealizasyon Nedir?
Derealizasyon ne demek kısaca kişinin çevresindeki dünyayı gerçek dışı veya bulanık olarak algıladığı bir bozukluk olarak tanımlanmaktadır. Derealizasyon bozukluğuna sahip insanlar, dünyayı gerçek dışı veya bulanık olarak algılamaktadır.
Bu durum, kişinin çevresindeki nesneleri veya olayları gerçeklikten kopuk, sanki bir rüya veya film sahnesi gibi görmesine neden olmaktadır. Nitekim, derealizasyon yaşayan bireyler, etraflarındaki her şeyin yabancı, tuhaf veya anlamlandıramadıkları bir şekilde değişmiş olduğunu hissedebilirler.
Derealizasyon Neden Olur?
Derealizasyon neden olur konusu bireylerin kişisel özelliklerine göre şekillenebileceği gibi büyük oranda kişilerin özel hayatıyla doğrudan bir bağlantıya sahiptir.
Öyle ki, uzmanlar derealizasyona neden olacak kesin bir sebep öne sürmeseler de genellikle yoğun stres bozuklukları, şiddet ve travmaları derealizasyonla bağdaştırılmaktadır.
Böylesi olumsuzluklara sahip bir geçmişe sahip kişilerin yavaş yavaş çevrelerinden kopmaya başladığı, dünyayı anlamlandırmakta zorlandıkları ve kendilerini diğerlerinden izole etmeye başladıkları sık sık gözlemlenmiştir.
Derealizasyon Belirtileri Nelerdir?
Derealizasyona işaret eden semptomlar çoğu zaman bozukluğun şiddetine, bireyin kişisel özelliklerine ve geçmişine göre değişiklik gösterebilmektedir. Yine de, en yaygın şekilde görülen derealizasyon belirtileri şunlardır:
- Kişinin, insanların ve çevrenin gerçek olmadığını düşünmesi ve bir filmde veya rüyada yaşıyormuş gibi hissetmesi.
- Kişinin sevdiği insanlardan duygusal olarak kopmuş gibi hissetmesi.
- Çevrenin alışılmadık bir şekilde, bulanık veya renksiz olduğunu hissetmek.
- Çevrenin bir derinliği olmadığı ve dümdüz olduğu hislerine kapılmak.
- Zaman algısının ortadan kalkması. Örneğin, yakın geçmişteki olayların çok çok önceden yaşandığı hissine kapılmak.
- Nesnelerin boyutu ve şekli hakkında gerçek dışı düşüncelerin oluşması.
Tüm bu semptomlardan dolayı ortaya çıkabilecek olan derealizasyon atakları saatler, günler, haftalar hatta aylar boyunca sürebilirmektedir. Bazı insanlarda, bu ataklar çevreye karşı sürekli bir yabancılık hissine dönüşebildiği gibi bu hisler zaman zaman daha iyi ya da daha kötü olabilir.
Yine de, derealizasyona sahip insanların mutlaka bir uzman desteğine başvurmaları ve gerekli tedavileri almaları gerekmektedir.
Derealizasyon Tedavileri Nelerdir?
Derealizasyon nasıl geçer anlamak için öncelikle bu bozukluğun giderilmesinde kullanılan tedavilere göz atmak gerekmektedir. Nitekim, çok nadiren oluşan derealizasyon semptomları herhangi bir tedavi gerektirmeyen doğal bir durumdur.
Ancak, semptomların sürekli olduğu, geçmeyecek gibi hissettirdiği ve özel hayatı doğrudan etkilediği durumlarda kesinlikle bir uzman desteği gerekmektedir.
En çok kullanılan derealizasyon tedavisi genellikle konuşma terapisi olarak değerlendirilmektedir. Ayrıca, tıpkı benzer bir rahatsızlık olan depersonalizasyon bozukluğu tedavisinde olduğu gibi bazı derealizasyon vakalarının tedavisinde de ilaç tedavisi yaygın olarak kullanılmaktadır.